Pudra.com 03.10.2011

Bugün Dünya Çocuk Günü

Her yıl ekim ayının ilk pazartesi günü “Dünya Çocuk Günü” olarak kutlanıyor. Hep çocuk kalanların Dünya Çocuk Günü'nü kutluyoruz. Bu özel günde çocukların sorunlarına dikkat çekelim istiyoruz.

Birleşmiş Milletlere üye ülkelerde 1954 yılından bu yana her yıl ekim ayının ilk pazartesi günü kutlanan “Dünya Çocuk Günü”nde geleceğin mimarı olan çocukların daha iyi şartlarda yetişmesi ve mutlu bir çocukluk geçirmeleri üzerinde duruluyor.

Bugün Dünya Çocuk Günü

Çocukluk dönemi, çoğumuz için unutulmayan, özlenen, en güzel anılarımızın yaşandığı dönemdir. Büyüdükçe o dertsiz, tasasız, eğlenceli ve sorumluluk almadığımız yıllara geri dönmek isteriz. Kişiliğimiz, ileride nasıl bir birey olarak toplumda yer alacağımız, çocukluk yıllarında yaşadığımız olayların etkisiyle şekillenir. Çocukluk, çoğumuzun hayatının en güzel dönemi olsa da madalyonun öbür yüzünü çevirdiğimizde, bu dönemi tozpembe geçirmeyenler olduğunu da görüyoruz.

Özellikle ülkemizde hala çözüm bekleyen, çözümü bir türlü bulunamayan birçok sorunla çocuklar yüz yüze geliyor. DBE Uzman Klinik Psikoloğu Ceyla Erhan, ülkemizde, özellikle kırsal kesimlerde yaşayan çocukların çoğumuzun hiç tecrübe etmediği bir çocukluk dönemi geçirdiğini söylüyor çocukların yaşadıkları sorunlar hakkında şunları anlatıyor:

“Kırsal alandaki çocuklar, örneğin, ölüm yüzdelerinden okula gitme oranına kadar büyük şehirlerdeki çocuklardan çok daha şanssızlar. Bu bölgelerde on binlerce kız çocuğu okula gidemiyor. Bazen de tek okul ve tek öğretmen bulunan yakın köylerdeki sınıflarda yüz kişi bir arada okuyorlar. Ülkemiz genelinde çocuk yaşta yapılan veya zorla yaptırılan evliliklerin sayıları hala yüksekken, çocuk işçi sayıları da endişe duyulması gereken boyutlarda. Çocuk istismarları, fiziksel ve duygusal tacizler ve hatta tecavüzler hala ülkece kapı ardında tutup, ayıptır diye konuşmadığımız konular arasında.”

Gerçek yatırım, çocuğa yapılandır
"Çocukluk hem bireyin kendisi hem de yaşadığı toplum adına en önemli dönemlerden biridir. Bir ülkenin çocuklarına yaptığı yatırım, hem yoksulluğa hem derin sosyal ve ekonomik sınıf farklılıklarına hem de kadın-erkek eşitsizliğine çare olabilir. Yatırım yapılan çocuk okula devam eder, böylece erken evlendirmeler, istismarlar ve çocuk işçiler gibi sorunlarda azalmalar olur. Okula giden, kendine güveni artan ve yaratıcı olan genç ailesinin içinde bulunduğu yoksulluk ve eğitimsizlik döngüsünü kırarak hem kendisine hem de ülkesine yararlı bir birey olur.”

"Çocuk ve genç ruh sağlığı bozukluklarında da ülkemizde yeterli bilinç mevcut değil. Çocuk ya da ergenin gerçek potansiyeline ulaşabilmesi için iyi bir duygu durumunun olması gerekir. Psikolojik açıdan sağlıklı olmak, aile ilişkilerinin güçlenmesi, okula devam edebilmek, karşımıza çıkabilecek zorlukların üstesinden gelmek, sosyal ortamlarda iyi ilişkiler kurabilmek, dışlanmamak, ilişkilerimizde kırıcı ve yıkıcı olmamak, yeni olanaklar yaratarak o olanaklardan faydalanabilmek gibi daha birçok konuda bize yardımcı olur.”

"Çocukların doğduğu andan itibaren yaşamaya başladığı aile hayatı onların geleceğini belirlemeye başlıyor. Bebeklik döneminde bağlanma duygusuyla tanışan birey, anne ya da kendisiyle ilgilenen kişiyle arasında bir bağ oluşturuyor ve bu bağlanma şekli hayat boyu geliştireceği ilişkilerine yansıyor."

"Benim çocuğumda bir şey yok" demeyin
"Ciddi ruh sağlığı bozuklukları çocukluk döneminde baş gösterir. Yetişkinlik yıllarında birçok kişinin hayatının akışını altüst eden şizofreni hastalığının belirtileri erken yaşlarda belli olabilir. Bazı teorilere göre belirtiler çocuklukta fark edildiğinde ilaç tedavisi, sosyal ve psikolojik terapiler, ailenin gösterdiği emek ve tedavi sürecinde yer alması, rehabilitasyon ve eğitim gibi güçlü bir program ile şizofreninin ilerlemesi durdurulabilir. Çocuklukta ortaya çıkan belirtilerin göz ardı edilmemesi gerekir. 'Benim çocuğumda bir şey yok' tarzı düşüncelerle ailelerin çocuklarına konduramaması gibi durumların artık geride kalması lazım.”

Otizme dikkat!
"Yaklaşık 12 aylıkken tanısı konabilen otizm, özel oluşturulan eğitimler ve terapilerle belirli bir sınırda tutulabiliyor. Hatta bazı araştırmalar çok erken konulan teşhislerden sonra güçlü ve yoğun bir takım çalışması ile kişinin ileriki yıllarda otizmi olmayan bireyler ile birçok açıdan aynı seviyeye geldiğini gösteriyor. Çocuk ruh sağlığı gibi önemli bir konuda kamuoyuna çok büyük bir sorumluluk düşüyor. Birçok çocuk ve genç, hala 'kimseler duymasın' ve negatif ayrımcılığa maruz kalmasın diye uzmanlara ya da doktorlara götürülmüyor."

Uzman yardımı almak önemli
"Ruh sağlığı bozukluklarına da bilimsel bir çerçeveden bakmalı, gerektiği takdirde küçük yaşlardaki çocuklarımızı uzmanlara götürerek onlara yardım etmeliyiz. Ruh sağlığı ile ilgili rahatsızlıkların normalleştirilmesi ve belirtilerin halka öğretilerek nerelerden yardım alınacağının medya tarafından da halka anlatılması gerekir. Her çocuğun güzel şartlarda yaşamaya ve gerektiğinde yardım almaya hakkı olmalıdır. Onlara imkanlar sunulduğunda her çocuk enerjisiyle, merakıyla, ruhuyla, heyecanıyla dünyayı değiştirecek işler yapacak güce sahiptir.”


POPÜLER GALERİLER
gelinlik modelleri pudra
mac mbfwi pioneering designersi 10
lenzing ecovero mehtap elaidi mbfwi 01
korean beauty kore guzellik sirlari
new york fashion week 26
paris fashion week pudra 12
mac mbfwi pioneering designersi 10
oleg cassini collection 2117 2
EN YENİLER