pudra.com 28.05.2010

Ayak hastalıkları ve tedavileri

Hepsi birbirinden farklı nedenlerden oluşan ve farklı belirtiler gösteren ayak hastalıkları ve onların tedavi yöntemleri pudra.com’da!

Sağlıklı bir ayakta, bilekten başlayarak parmaklara kadar tüm kemik ve yumuşak dokuların, eklem ve bağların birbirleriyle uyum içinde çalışması gerekiyor. Ayaklardaki statik düzensizlikler ise dizlerde, tüm omurga sisteminde hatta baş bölgesinde dahi ağrıların oluşmasına neden oluyor. Kimi zaman ise kronik rahatsızlıklar ayak sağlığını tehdit edebiliyor. Ayak hastalıklarının tedavisinde ilk olarak yapılması gereken yöntemlerden birini ayağın biyometriğinin saptanması oluşturuyor. Anadolu Sağlık Merkezi’nden Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanları Doç. Dr. Semih Takka ve Op. Dr. Yener Erken en sık görülen ortopedik ayak sorunları hakkında bilgi veriyor.

Ayak hastalıkları ve tedavileri

Morton Nöroması ve metatarsaljisi

Dijital Nöroma, ayak tarak kemikleri arasındaki dijital sinirin sıkışmasıyla oluşan ağrıya verilen isim. Ağrı daha çok yürüme ile ortaya çıkıyor. Bu hastalığa yakalananlarda erken yorulma, uzun yol yürüyememe ve ayakkabı giyerken rahat edememe gibi şikayetler ortaya çıkıyor. Tedavisinde cerrahi yöntemlerin kullanıldığı Dijital Nöroma'da sıkışan sinirler ameliyatla tedavi ediliyor.

Diyabetik ayak ve diyabetik nöropati

Diyabet'te kan şekerinin yüksek olması, vücudun göz, böbrek ve ayak gibi organ ve uzuvlarına zarar veriyor. Diyabetik ayakta diyabetten dolayı vücudun savunma sistemlerinde bozukluklar ve enfeksiyon oluşuyor. Kan akımının yavaşlaması, bacağa giden kanın azalmasına ve ayağın beslenmesinin bozulmasına neden oluyor.Yüksek kan şekeri, sinirlerin hasarlanmasına (Diyabetik Nöropati) ve ayağın özellikle taban bölümünde his kayıplarının oluşmasına neden oluyor. Bu durum, ayakta yara açılmasına zemin hazırlıyor. Dolaşımı bozulmuş ve sinirsel hasarı olan ayakta açılan yaralar, vücudun savunma sisteminin normal çalışmaması nedeniyle kolayca enfekte oluyor ve kronikleşiyor. Bu nedenle diyabeti olan hastaların yara açılmasını engelleyici önlemleri alması gerekiyor. Yara açılmış hastalara ise bu yarayı ortadan kaldırıcı tedavileri uygulanıyor.

Halluks valgus ve bunion

Halluks valgus hastalığının belirtileri arasında ayak başparmağının yana doğru eğilmesi ve başparmak ekleminin iç tarafında ikincil bir kemik çıkıntısının ortaya çıkması yer alıyor . Bu durum doğuştan taraklı ayaklarda, devamlı dar ayakkabı giyenlerde, bir parmak ekleminde dejeneratif artrit bulunanlarda ve düz tabanlığı olanlarda daha sık görülüyor. Hastalığın tedavisinde konservatif ve cerrahi tedaviler, başlangıç döneminde ise özel ortopedik ayakkabılar, destekler ve çeşitli ortezler kullanılıyor. Kullanılan alçı benzeri gece atelleri ve parmak arası makaralarla, parmak doğru pozisyonda tutularak, etraf doku rahatlatılıyor ve ağrı azaltılıyor. Özel yapılmış tabanlıklar ise başparmaktaki şekil bozukluğundan kaynaklanan yanlış basmayı düzeltiyor ve ayakta yük dengesini sağlamaya çalışıyor. Konservatif yöntemlerin başarısız olduğu veya ileri derece şekil bozukluğu olan hastaların cerrahisinde ise hastanın yaşı ve hastalığın boyutuna göre tedavi tekniği seçiliyor.

Halluks rijitus

Halluks rijitus, ayak başparmak ekleminin sertleşmesi durumuna deniyor. Bu hastalık yürüme esnasında ayak başparmağının bükülmesine engel oluyor. Genellikle 30 - 60 yaş arasındaki erişkinlerde görülen hastalık, sorunun ağırlığına göre ameliyatsız veya cerrahi tedavi seçenekleriyle ortadan kaldırılıyor.

Düztabanlık ve posterior tibial tendon disfonksiyonu

Ayağın fizyolojik kavisinin azalması veya bütünüyle kaybolmasına düztabanlık deniyor. Çocukluk çağında düz tabanlığı olmayan hastalarda sonradan edinilmiş düz tabanlığı ortaya çıkmasına Posterior Tibial Tendon Disfonksiyonu deniyor. Bu durumların tedavisinde yaşa, sorunun ağırlığına ve ağrı durumuna göre konservatif veya cerrahi tedaviler uygulanıyor.

Stres kırıkları

Tekrarlayan minor travmaların oluşturduğu kırıklara stres kırıkları deniliyor. Ayakta en sık tarak kemiklerinde görülüyor. Ayağın anatomik özelliklerinin dışında, yanlış ayakkabı kullanımıyla aşırı yürüyüş, sportif faaliyet ve ayakta şekil bozukluğu olması gibi durumlarda ortaya çıkıyor. Hastalığın tedavisinde, hastalığa neden olan faktör ortadan kaldırılıyor ve konservatif yöntemlerden uygun olanı kullanılıyor.

Aşil tendon sorunları

Aşil tendonu, topuğu baldır kaslarına bağlayan vücudun en büyük tendonudur. Sıklıkla yırtıldığı için, atletlerde, koşan kişilerde ve günlük yaşamında gereğinden fazla aktivite değişikliği yapanlarda iltihaplanıyor. Bu duruma Aşil Tendiniti deniyor. Tedavisinde genellikle konservatif yöntemler tercih ediliyor.

Ayak bileği burkulmaları

Ayak bileği burkulmaları, ortopedide en sık görülen yaralanmalardan biridir. Burkulmalarda ayak bileği stabilitesini sağlayan ve ayak bileğinin iç ve dış kısmında yer alan bağlar zarar görüyor. Şiddetli burkulmalarda ise bazı kemik sorunları görülebiliyor. Ayak bileği burkulmasından sonra hemen soğuk uygulaması yapmak, üzerine basmamak, bir ortopedi uzmanına başvurmak ve burkulmaya eşlik eden bir kemik lezyonunun olup olmadığını belirlemek gerekiyor. Hastalığın tedavisinde ise sorunun ciddiyetine bağlı olarak ayak bileği ortezleri yani işlevini kaybetmiş uzuvların performansını artırmak amacıyla vücuda takılan yardımcı cihazlar, atel yani kırık ve çıkıkları tedavi etmede kullanılan, sert maddelerden yapılan ve üzerine sargı sarılan destekleyiciler ya da alçı tedavileri uygulanıyor. Akut dönemin ardından da fizik tedavi programının başlatılması ve zarar görmüş yapıların rehabilitasyonunun sağlanması gerekiyor.

Bağ yaralanmaları ve ayak bileği instabiliteleri

Ayak bileği burkulmalarının yaklaşık %10'u tekrarlayan ayak bileği dengesizliği (instabilite) ile sonuçlanıyor. Genellikle ilk burkulmada çoklu bağ yaralanması sonrası, ayağın ya da ilk burkulmanın tedavisi yetersiz olarak yapılmışsa, ayak bileği instabilitesi gelişiyor. Hasta, yolda yürürken dahi ayak bileği kolayca burkulabiliyor. Bu sorunlar spor aktiviteleri sonrası da sıklıkla ortaya çıkıyor. Hastalığın tanısında hasara uğramış bağın tespit edilmesi sonrası, eşlik eden kemik veya kıkırdak lezyonları araştırılıyor. Tedavide ise orta yaş üstü ve spor aktivitesi olmayan hastalarda konservatif tedavi ön planda düşünülüyor. Aktif spor hayatı olan genç hastalarda ise bağların ve eşlik eden lezyonların tamiri ve rekonstrüksiyonu planlanıyor.

Plantar Fasit ve topuk dikeni

Çok fazla koşma, zıplama gibi hareketler sonrası ayak parmaklarından topuk kemiğine doğru uzanan adele bantlarında ağrı olmasına Plantar Fasit deniliyor. Bu ağrı topuğun altında ve merkezinde hissediliyor. Gece boyunca dinlenmeden sonra sabah ilk adım atıldığında aniden şiddetleniyor. Hastalık uzun süre devam ederse fasyanın yani bağ dokusunun topuğa bağlandığı yerde kalsiyum tortusu şekilleniyor ve buna topuk dikeni adı veriliyor. İki hastalığın da tedavisine de sorunlara neden olan aktivitelerin durdurulması, topuk desteği ve tabanlık kullanımı ile başlanıyor. Özel germe egzersizleri ve ağrıyı giderici bazı ilaçlar kullanılıyor. Plantar Fasit'e bağlı kronik topuk ağrısının tedavisinde tek seanslık perkütan radyofrekans ablasyon tedavisi kullanılıyor. Bu yöntemle ağrının sinyalini gönderen sinir tahrip ediliyor. Hasta prosedür sonrası günlük yaşantısına devam edebiliyor.

Tırnak batması

Tırnak batması ayakta en sık görülen sorunlardan birisidir. Tırnak yatağının herhangi bir nedenden dolayı bozulması, tırnağın kendi yuvası içinde düzgün bir biçimde ilerlemesini bozuyor ve tırnak kendi yuvasına zarar veriyor. Tırnağın deriye baskı yapması sonucu enfeksiyonlar oluşuyor. Rahatsızlığın tedavisinde neden olan etken ortadan kaldırılıyor, enfeksiyonun tedavisi düzenleniyor ve tırnak yatak bozukluğu varsa düzeltiliyor.


POPÜLER GALERİLER
gelinlik modelleri pudra
mac mbfwi pioneering designersi 10
lenzing ecovero mehtap elaidi mbfwi 01
korean beauty kore guzellik sirlari
new york fashion week 26
paris fashion week pudra 12
mac mbfwi pioneering designersi 10
oleg cassini collection 2117 2
EN YENİLER